Galatasaray, Fenerbahçe ve Beşiktaş'ın girdiği transfer yarışı sonrasında sarı-kırmızılı takıma 3+1 senelik imza atan ve sezonun en önemli takviyelerinden biri olan Abdülkerim Bardakçı'nın eski teknik direktörlerinden Engin İpekoğlu, değerlendirmelerde bulundu.

Abdülkerim Bardakcı ile Altay'da birlikte çalışma fırsatı bulan yeni jenerasyon hocalar arasındaki en dikkat çeken isimlerinden biri olan Yalçın Koşukavak, Abdülkerim'in Marcao'nun satılması halinde Brezilyalı oyuncuyu aratmayacağı görüşünde birleşti. 

Koşukavak'ın açıklamaları şu şekilde:

"Bloklar arasındaki oyunu görme konusuna çok iyi"

"Ben Abdülkerim ile çalıştığımda onun için çok kritik bir dönemdi."

Bire bir güzel bir anımız vardı hatta ve birkaç gün önce de bu mesajlaşıp birlikte geçirdiğimiz günleri andık. Abdülkerim birlikte çalıştığımız dönemde Süper Lig'e dair umutlarını yitirmişti çünkü sürekli alt liglere kiralanan bir oyuncuydu ve Süper Lig'de şans bulacağına dair inancını kaybetmek üzereydi."

"Geriden oyun kurma, ve half space'ten rakip takımın hatlarını kıran paslar atma konusunda çok iyi özelliklere sahip bir oyuncu ama Denizlispor ile Süper Lig'e çıkmalarına rağmen orada kadroda düşünülmemesi nedeniyle biraz özgüven kaybı yaşamıştı."

"Ben ona Süper Lig'de tutunacağını söylediğimde bunun zor olduğunu söylemişti ama ben o dönem onla bire bir özel bir görüşme yapmıştım. Sonrasında o noktadan A Milli Takım seviyesine kadar yükseldi ve bunu başardığında bir kez daha konuşup eski günlerimizi andık." 

"Marcao'yu aratmaz"

"Ayak tekniği iyi, alan kullanımını bilir. Ülkenin büyük takımlarının topa sahip olma oranının yüksek olduğunu düşünürsek Galatasaray üçlü de oynasa dörtlü de oynasa çok faydalı bir transfer olacak. Savunmada aksiyona girdiğinde ikili mücadele kaybetmez.

"Biz birlikte çalıştığımız dönemde zaman zaman pozisyon hataları yapıyordu ama geçen sezon bu özelliğini de oldukça iyi geliştirdiğini gördük. Bence Marcao'yu hiçbir şekilde aratmaz. 

"Abdülkerim'i derin analiz ettiğinde söyleyebileceğiniz tek olumsuz şey savunmanın önde kurulduğu anlarda, savunma arkasına atılacak derin toplara karşı yaşayabileceği hız problemi olabilir. Yine de Galatasaray UEFA Kupası'nı kazandığında stoperleri Popescu ve Capone gibi isimlerdi ve bu oyuncular da ağır oyunculardı.

"Elbette o günden bugüne futbol büyük bir değişim yaşadı bunu inkar edemeyiz ama pozisyon alma konusunda kendinizi geliştirirseniz, bu zaafınızı kapatırsınız. Çok hızlı ve atletik bir oyuncuyla bire bir kaldığınızda elbette sorun yaşayabilirsiniz ama bu sadece Abdülkerim için değil Türkiye'de oynayan her oyuncu için böyle.

"Bu sorunu yaşayamayacak kadar hızlı olan Çağlar Söyüncü gibi savunmacılar da zaten Premier Lig'de oynuyor.

Abdülkerim kısa mesafede aksiyona girdiğinde ikili mücadeleleri genelde kazanır çünkü genetik bir kuvveti var.  Sadece eğer baskı yapar ve topu kazanamazsa dönüp tekrar pozisyona girme konusunda fiziksel bir ağırlık yaşıyor ama bu zaafını öncellemelerle kapayabilir. Sürekli oyunun içinde kalması lazım.

"Bizim yerli oyuncularımız maalesef top onların uzağındayken oyundan kopabiliyor ama Abdülkerim geçen sezon bu konuda kendisini çok iyi geliştirdi."

"Abdülkerim gibi oyuncuların şanssızlığı Türkiye'nin stoper hafızası"

"Abdülkerim'in kariyerinin önemli bir bölümü alt liglerde geçti ama bu tarz çok fazla stoper var. Mesela yine sol ayaklı bir örnek vermem gerekirse Yalçın Kılınç'ı söyleyebilirim. Geçen sezon Eyüpspor'da oynadı ama 29 yaşına dek 3. Lig'deydi. Biz Gazişehir'de çalışırken birlikte çalışma imkanı bulmuştuk."

"Bence konu bizim stoper hafızamız. Türk futbolunda kabul gören stoperler daha çok Servet Çetin ve Bülent Korkmaz tarzı ama modern futbol artık top kullanan stoperler talep ediyor. Topu bir şekilde üçüncü bölgeye taşımak zorundasınız. Bunu yapmanın iki yolu var ya uzun vuracaksınız ya da geriden oyun kuracaksınız."

"Artık topu kaybetmemek ve topun kıymetini bilmek gerekiyor. Topa ne kadar hükmederseniz ve topu rakip kaleye ne kadar taşırsanız oyunu o kadar domine edersiniz. Alt liglerde hala Abdülkerim gibi bu tarz stoperler olduğunu görüyorum. Problemimiz geçmişteki öğretilerimiz ve geçmişte kalmamız."

"Bu nedenle oyunun yeni gereksinimlerini gözden kaçırıyoruz. Oyun gelişirse gelişen oyun, oyuncuları da kıymetli hale getirir."

"Bu ülkede yetenekli çok sayıda oyuncu var. Zeki Çelik Roma'ya gidiyor, Cenk Özkaçar Lyon'a transfer oldu. Siz çağın gerekliliklerini yerine getirirseniz ve bunu oyuncularınıza aktarabilirseniz, oyuncunuz da bu gereklilikleri yerine getirebilecek yeteneğe sahipse zaten istediğiniz her şeyi başarıyorsunuz."

"Solak stoperler oyunda fark yaratıyor"

"Ben uzun yıllardır çalıştırdığım takımlarda stoperlerimden birinin solak olmasına gayret ediyorum."

"Futbol bir geometridir. Örnek verecek olursak diyelim ki top takımımızın sağ stoperinin ayağında, rakip de ön alanda iyi baskı yapan bir takım ve siz topu sol stoperinize oynadınız. Sol stoperiniz topu sol ayağının içiyle alırsa o açı taç çizgisine kadar genişleyebilir."

"Futbolun geometrisinden bahsetme sebebim bu. Orada sol ayaklı bir stoperle oynarsanız sahanın her tarafını kullanabilirsiniz."

"Bu mevkide sağ ayaklı bir oyuncuyla oynarsanız geriden oyun kurma konusunda sıkıntı yaşayabilirsiniz.  Demin verdiğimiz örneğe dönecek olursak, sol stoperimiz kendisine atılan pası eğer sağ ayağının içiyle alırsa, sahanın üçte birini göremeyecek bir pozisyona gelir."

"Dünyanın en iyi takımlarına bakarsanız onların da bu konuda oldukça hassas olduğunu görürsünüz."

Kaynak: Goal Türkiye